Blogumuza hoş geldiniz! Bugün birlikte çokça merak edilen bir konuya, Migros’un araçlı kurye pozisyonunda çalışanların ne kadar kazanabileceğine dair verilerden yola çıkarak yine farklı bakış açılarından yaklaşacağız. Hep birlikte “erkeklerin objektif ve veri odaklı” bakışı ile “kadınların duygusal ve toplumsal etkiler odaklı” yaklaşımını karşılaştırıp değerlendirirken, siz okuyucularla da fikir alışverişi başlatmak istiyorum: Sizce bu iş modeli gerçekten sürdürülebilir mi? Gelin başlayalım.
Erkeklerin Objektif ve Veri Odaklı Bakışı
Araçlı kurye işi denilince ilk akla gelen soru: “Ne kadar kazanırım?” oluyor. Migros özelinde birkaç farklı veri var.
2024 yılına ait bir kaynakta, Migros Sanal Market araçlı kurye olarak kendi aracıyla çalışanların aylık yaklaşık 37.500 TL civarında kazandığı; şirket aracı ile çalışanların ise aylık yaklaşık 26.000 TL seviyesinde olduğu belirtilmiş. ([En Uygun Neredeyse Biz Oradayız][1])
2025 yılı itibarıyla ise sabit maaş modelinde kurye pozisyonları için ortalama 30.750 TL – 41.000 TL bandı verilmiş. ([Haber61][2])
Ayrıca başka bir derleme çalışmasında, Migros kuryeleri için “maaşlı modelde ortalama 35.000 – 40.000 TL” bandı verilmiş. ([Maaş Atlası][3])
Bu veriler objektif olarak gösteriyor ki, araçlı kurye işi “sabitleşmiş maaş + performans değişkenliğiyle” bir kazanç modeli sunuyor. Kendi aracı ile çalışmanın getirdiği giderler de hesaba katılmalı. Örneğin; yakıt, bakım, amortisman gibi giderler kazançtan düşülecek. Ayrıca teslimat sayısı, bölge yoğunluğu, trafik, çalışma saatleri gibi değişkenler kazancı ciddi şekilde etkiliyor.
Veri odaklı bakıldığında şu çıkarımlar yapılabilir:
Kendi aracı ile çalışıyor olmak, görünürde daha yüksek kazanç potansiyeli sunuyor (örneğin 37.500 TL gibi).
Şirket aracını kullanmak daha düşük brüt kazanç ama giderlerin az olması bakımından avantajlı olabilir.
Sabit maaş modeli (örneğin 30.000‑40.000 TL) daha öngörülebilir finansal durum sunuyor.
Performansa dayalı modelde “paket teslim sayısı”, “teslimat bölgesi” ve “çalışma saatleri” gibi değişkenler kazancı yükseltip düşürebiliyor.
Giderlerin yüksek olduğu dönemler (yakıt, araç bakımı, trafik cezaları vb) net kazancı düşürebilir; bu yüzden brüt kazancı net kazançla karıştırmamak gerekiyor.
Bu bakış açısıyla, bir araçlı kurye için “ortalama yeterli kazanç” şartı sağlanmış gibi görünüyor; fakat “yüksek kazanç” beklentisi taşıyan kişi için değişkenlerin olumlu olması gerekiyor. Bir adım öteye geçersek: bu işi yaparken maliyetleri nasıl kontrol edebilirim, hangi bölge daha avantajlı, teslimat sayısını nasıl artırabilirim gibi stratejiler de gündeme geliyor.
Kadınların Duygusal ve Toplumsal Etkiler Odaklı Bakışı
Bu işi yalnızca “kaç lira kazanılıyor” şeklinde değerlendirmek yeterli değil; aynı zamanda “bu iş kim için, ne anlam ifade ediyor, toplumsal etkileri neler” gibi soruları da sormak gerekiyor.
Toplumsal Boyut
Araçlı kurye işi, özellikle esnek çalışma saatleri sunabildiği için bazı kadınlar için alternatif bir gelir kaynağı olabilir. Ancak burada araç kullanımı, güvenlik, çocuk/ev sorumlulukları gibi toplumsal cinsiyetle ilişkili faktörler devreye giriyor. Örneğin:
Trafikte araç kullanmak, uzun teslimat rotaları, akşam çalışmaları güvenlik açısından kadınlar için farklı bir hassasiyet oluşturabilir.
Araçlı kurye olarak çalışmak, iş‑yaşam dengesi açısından esneklik gerektiriyor; bu da kadınların ev içi ve dışındaki sorumluluklarıyla uyumlu olması açısından önemli.
Bu pozisyon, kadınlara kendi ekonomik bağımsızlıklarını kazandırma fırsatı sunabilir; ancak “teslimat sayısı arttıkça kazanç artar” modeli, uzun saatler çalışma zorunluluğu doğurabilir ve bu da toplumsal yükleri artırabilir.
Duygusal Boyut
Duygusal olarak, teslimata giden her kurye – araçla da olsa – bir “hizmet” üretiyor: müşterinin siparişini zamanında almasını, soğuk‑sıcak ürünlerin sağlam ulaşmasını sağlıyor. Bu süreç bazen müşteri memnuniyeti ve kurye motivasyonu açısından anlamlı olabilir. Kadın gözüyle bakıldığında:
İşin “kaliteli teslimat” boyutu, müşteriye değer katma hissi yaratabilir.
Ancak saatlerce araçta olmak, trafik stresi, hava koşulları gibi etkenler duygusal bir yük oluşturabilir.
Ayrıca, “kendi aracımla çalışıyorum” demek özgürlük hissi verebilir ama aynı zamanda “kendimi her şeyiyle ben soruyorum” yükünü de beraberinde getirir.
Denge Arayışı
Kadın perspektifinden bakıldığında, bu işin kazanç potansiyeli önemli ama aynı zamanda “neden, kim için, hangi şartlarda” soruları da ön planda geliyor. Örneğin:
Ev‑iş dengesi: Gece teslimatları veya yoğun saatlerde çalışma zorunluluğu var mı?
Güvenlik ve saha koşulları: Araçlı kurye olarak uzun süreli araç başında olmak fiziksel ve psikolojik yük yaratabilir.
Ekonomik bağımsızlık: Bu iş sayesinde kendi aracımı kullanabiliyorum, kendi işimi yapıyorum hissi veriyor mu?
Toplumdaki algı: Araçlı kurye işi, “ek gelir” olarak mı görülüyor yoksa “ana iş” olarak mı sürdürülebilir?
Karşılaştırmalı Değerlendirme ve Sonuç Soruları
Veri olarak, Migros araçlı kurye modeli kazanç açısından orta‑üst düzey fırsatlar sunuyor. Ama toplumsal ve duygusal boyutları da göz önünde bulundurduğumuzda bu işin herkes için aynı anlamı taşımadığını görüyoruz. İşte karşılaştırma:
| Bakış açısı | Avantajlar | Dezavantajlar |
| ————————— | —————————————————– | ————————————————— |
| Objektif / Veri odaklı | Brüt kazanç verileri mevcut, performans modeli imkânı | Giderlerin yüksek olması, değişkenliğin fazla oluşu |
| Duygusal / Toplumsal odaklı | Esnek çalışma, bağımsızlık hissi | Güvenlik, iş‑yaşam dengesi, ruhsal/bedensel yük |
Bu durumda sorulara geçelim:
Sizce sabit maaş modelinde çalışmak mı yoksa performansa dayalı modelde çalışmak mı daha avantajlı?
Araçlı kurye işi toplumda “ek gelir” olarak mı görülecek yoksa “ana gelir” modeli olarak mı ideal?
Güvenlik, araç giderleri, trafik gibi değişkenler bu işi tercih etmek isteyenler için ne kadar kritik?
Kadın çalışan açısından, bu işin sunduğu esneklik yeterli mi yoksa farklı önlemler gerektiriyor mu?
Bu sorular üzerine düşünmek, sadece “kaç TL kazanılır” bilgisinden öte bir değerlendirme sunacaktır.
Sonuç olarak, Migros araçlı kurye işi kazanç potansiyeli yüksek görünüyor ancak bu potansiyeli belirleyen birçok faktör var: aracı kullanıp kullanmama, çalışılan bölge, teslimat yoğunluğu, giderler, çalışılan saatler… Ve en önemlisi, bu işin sizin yaşamınıza, beklentilerinize ve toplumsal koşullarınıza uygun olup olmadığı. Bu açıdan bakıldığında, hem veriyle hem de duygusal/toplumsal boyutla değerlendirme yapmak fayda sağlıyor.
Okuyuculara sormak isterim: Sizce araçlı kurye modeli, önümüzdeki yıllarda daha yaygın ve norm hâline gelir mi? Siz kendi aracınızla mı çalışmayı tercih edersiniz yoksa şirket aracıyla mı? Düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.
[1]: “migros sanal market aracli kurye ne kadar kazanir 2024”
[2]: “2025 Migros maaşları ne kadar? Migros çalışma şartları neler, nasıl …”
[3]: “Kurye Maaşları Ne Kadar? 2025 – Maaş Atlası”